Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Kendi Kendime Yaslanırken

GEL

Gel; Hayal kurmaktan korkan çocuğa hayal kurdurmak gibi, Damla damla olan gözlere bir tebessüm için, Yeni yeniden başlamak için, gel.

BİLMEM Kİ NEDEN KİMSESİZİM

Kimsesiz koydular adımı Yokmuş benim kimim kimsem Ne annem, ne babam, Ne ablam, ne abim Tekmişim işte kimsesizmişim Neden diye sormayın bilmiyorum Görüyorum sokakta çocukları Onlar üşüyünce anneleri ellerini ısıtıyor Benimse bi cebim bile yok soğuktan koruyacak Ellerimi çalışarak ısıtıyorum Neden diye sormayın bilmiyorum Babaları çocukları yorulunca omzunda taşıyor Benimse sırtımda ağırlımca iş taşımam gerek Yaşıtlarım sıcacık yuvalarından okula giderken Benim sokaklar da çalışmam gerek Neden diye sormayın bilmiyorum Kimsesiz diyorlar bana Üşüyünce ısıtacak annem yok Beni sırtında taşıyacak babam Annesi babası olmayınca kimsesiz oluyormuş çocuklar Neden yok sormayın bilmiyorum Ama zormuş kimsesiz olmak Keşke olsalardı bana kızsalardı oyuncak almasalardı Yine de severdim, sarılırdım Isıtmasalardı taşımasalardı Sadece olsalardı... Böyle işte ben kimsesizmişim...                   ...

BENİ DERİNDEN YARALAYAN YOLCU İÇİN

Zaman gelmiş ve her yer buz kesmişti. Kalkmıştı yerinden gidecekti kuşkusuz, çünkü kafasına koymuştu.. aslında neden geldiğini kendi bile bilmiyordu bir arayış içerisindeydi kendi kendine, bulamamış yardım talep etmişti… sığınmak istemişti her hangi birine. gideceği daha geldiği gün belliydi. Boşaltmamıştı valizini sadece gerekli olanları çıkartmıştı meydana yeteri kadarını.. hiç hesap etmezdi , düşünmekten yorulur çabuk pes ederdi, sadece yaşamayı severdi… bir anda çıktı karşıma bu yolcu. Zaman geçti, vakit geçti.. yaşadım onunla o da benimle.. basit değildi, hiç bir şey kolay olmamıştı, onları yaşamak.. bedenimin iki bez parçasına alıştığı gibi alışmıştım ona… gideceğini unutmuştum belki o da unutmuştu zaman gelmeseydi girmeseydi aramıza o güzel anlarda dursaydı yavaşlasaydık tadını daha çok çıkarsaydık. Geldi zaman ve yolcu arkasına bile bakmadan kalkıp gitti geldiği andan beri yaşanılanları unuttu vakit geldiğinde tereddüt bile etmedi düşünmedi geride neler bıraktığını zamanı g...

HAYATIMA DOKUNDULAR

          Soğuk bir el sıcacık hayatıma dokundu Küçücük beynim de tonlarca sorular Ağırlığının altında ezildiğim düşünceler Bu yaşta öğrendiğim bir sürü duygular... Soğuk bir el sıcacık hayatıma dokundu Ne olduğunu anlamadığım olaylar, olaylar Koştukça daha da uzayan yollar Karanlık odalar, kaybolan ben... Soğuk bir el sıcacık hayatıma dokundu Çok fazla gürültü var kafamda Dilimin ucunda dökülmeyi bekleyen kelimeler İçimde kendi ağırlığım kadar nefretim var beni boğan... Soğuk ellerinizle dokunmayın sıcacık insanlara İçinizde ki zehri tertemiz kalplere akıtmayın Bırakın masumları, sevgiyi hak edenleri Kendi ateşinizde kendiniz yanın yakmayın körpeleri...     T.GÜL

MERHABALAR! YENİ YENİDEN HOŞGELDİK.

Üstümüzden bir hayli zaman geçmesine karşın eksilmeden aksine üzerine birçok konu koyarak yeniden dile ilham olmaya geldik.Hoş geldik. Geçen zamanı bir yenilik olarak görebiliriz. Yazar arkadaşımla birlikte beraber sürdürmeye devam edeceğiz.Yazılarımızda farklı konular ve temalar olacak. Ama alışagelmiş olan gece, zaman ve güneş için tutumumuz aynıdır. Orda bir değişiklik olmayacak. Daha güncel konularla kültürel etkinliklerle paylaşım içinde olacağız. Bu geçen süreçte en çok içimizde gıpta kalan blog sakinleri ve sevgili takipçiler oldu. Yazılarınızı ve yorumlarınızı sabırsızlıkla bekliyor olacağız.Bu ilk yazımda "merhaba" diyerek başlamak istedik. MERHABA. Geride kalan ve gelecek olan zamanı değerli kılmaya, her saniyeyi, göz açıp kapayıncaya kadar geçen anı yakalamaya, dolu dolu mutlu anlara tercih etmeye geldik. Tekrardan hoş geldik. "Zamanın saati geldi mi beklemez, sen ona doğru koşacaksın anı yakalamak senin elinde çünkü."      A.SOYLU