- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Önüm, arkam, sağım, solum… sobeyim, Saklandım kendimden, bir ben bile göremeyeyim. Çıkmaz bir sokakta çaresizim, Adımlarım suskun, yüreğim derin sessizim. Yürüdüğüm yolda iz yok, yön yok, Bir hayal uğruna geçmişimle yan yana çok. Zaman susar, kelimeler donuk, Her sokak lambası, bir anıyı yakıp söndürür soluk soluk. Sobelenmiş bir çocuk gibi yüreğim, Kaçarken yakalanmış, ama hâlâ diriyim. Ve belki de en çok kendime yeniyim, Önüm, arkam… her yanım ben — sobeyim. (Saklambaçla Gelen Nisan: Baharın Çocukluğa Açılan Kapısı)

Merhabalar.
YanıtlaSilGecenin altın tepsisi olan dolunaya tahammülsüzlüğünüzü kim artırdı? Oysa dolunayın ışığı ve güzelliği hepimizi mest eder. Sizi bu yaz gecesinde, iliklerinize kadar donduran nedir?
Şiiri okurken, satır aralarına bakmayı ihmal etmemek gerekiyor. Çünkü şiirin özü orada gizlidir.
Dolunaya bu kadar küsülmez! Ama sizi gerçekten iyi öfkelendirmişler. Bu dizeler, şairin içinde bulunduğu halet-i ruhiyesinin bir yansımasıdır. İlham gelir ve yazılır.
Selam ve saygılar.