Ana içeriğe atla

Kendi Kendime Yaslanırken

Önüm Arkam Sobeyim


Önüm, arkam, sağım, solum… sobeyim,

Saklandım kendimden, bir ben bile göremeyeyim.

Çıkmaz bir sokakta çaresizim,

Adımlarım suskun, yüreğim derin sessizim.


Yürüdüğüm yolda iz yok, yön yok,

Bir hayal uğruna geçmişimle yan yana çok.

Zaman susar, kelimeler donuk,

Her sokak lambası, bir anıyı yakıp söndürür soluk soluk.


Sobelenmiş bir çocuk gibi yüreğim,

Kaçarken yakalanmış, ama hâlâ diriyim.

Ve belki de en çok kendime yeniyim,

Önüm, arkam… her yanım ben — sobeyim.



                            (Saklambaçla Gelen Nisan: Baharın Çocukluğa Açılan Kapısı)

Yorumlar

  1. Hayat bir saklambaç. Kimi kendinden, kimi bir başkasından saklanıyor... Ve bir de saklanamayan ve her defasında duvara yüzünü yaslayıp gözlerini kapayarak saklananları arayanlar var... Hayat bir saklambaç,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayat, hepimizin oynadığı sessiz bir saklambaç belki de...
      Kimi kaybolmak ister gözlerden, kimi bulunmak için saklanır aslında.
      Ama en çok da, saklanamayanların hikâyesi dokunur insana.
      Yorumun, bu oyunun içindeki derinliği duyumsamış.
      Bazı dizeler yalnız kalmaz; hissedilince tamamlanır — sobe.

      Sil
  2. Ne güzel söylemişsin…
    Bazıları gerçekten saklanmak için değil, bulunmak için kaybolur.
    Ve evet, bazen en derin dizeler, sessizce yankılanan yüreklerde tamamlanır.
    Sobe dedin ya, belki de artık sıra bulmaya cesaret edende…

    YanıtlaSil
  3. Belki de en çok saklandığın yer kendi kalbindir

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oysa çoğu zaman kendimle dahi yalnız kalmaktan korkar oldum.

      Sil

Yorum Gönder

Her Günün Değerini Bil, diyorsak, o güne bir yorum bırakmak da fena fikir değil.
Yazıyla ilgili düşüncelerini duymak beni mutlu eder. :)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gözlerime bak

  Aklın karışırsa Gözlerime bak  Yönün kaybolursa  Gözlerime bak Titrerse için Gözlerime bak   Çaresiz kalırsan  Gözlerime bak Dünya Kararırsa Gözlerime bak Arzusuz kalamazsan  Gözlerime bak.

Kendine Yolculuk

Zamanla öğrendim; Bazen en derin sessizlik, Bir kalbin en gürültülü çığlığıdır. Kelimeler yorgun, Cümleler bitkin, Ama içimde dinmeyen bir fırtına var hâlâ. Alır da giderim başımı, Kendime dönerim. İnzivanın sessizliğinde Belki yeni bir ben saklıdır, Belki başka bir bahar… Francis Lai – Un Homme et Une Femme         

Büyük Evin Yalnız Cenazesi

 Her şey fazla fazla ev de  Kalabalık toplanmış Bu zamana kadar gelmeyen evlatlar Biri doktor, biri avukat, biri iş adamı Gelmişler sonunda baba evine Babalarının cenazesine Boş bir uğultu sonu görülmeyen salonda Diller de hayat şartları yoğun tempo  Ve bunun gibi daha niceler Baba artık toprak altında Demek ki varlığı gitti konusu da bitti      t. g. A